ANNECE | Benim Kızım | İlklerin Değerini Anlatmalıyım Ona | 16.Masal


Senin önce kime sesleneceğini herkes merak ediyordu. Anne mi baba mı dersin diye tartışmalara girişmenin keyfine bile değer biçilemezdi. Aslında bebekler sesleri taklit ederlermiş. Ardı ardına kullanılan sesleri söylemeleri onların ilk konuşma şekliymiş. Kimse bilmeden ben sana her sabah önce “baba” dedirtmek için devamlı bababababa der dururdum. O mavi gözlerini bana diker dinleyerek gülümserdin. Sen önce baba dedin bebeğim. Hem de hiç susmadan. Artık öyle bir hal aldı ki azcık da başka bir şey için bağırsan diye gözlerinin içine bakar olduk. Babababababa eline geçirdiğin her şeyi havaya kaldırıp yürütecinde kontrolsüz şoför olarak yerini alıp son gaz ileri der gibi bababababa diye koşturmaya başladın. Anneannen beni arayıp “senin ki ağlarken anni diyor” deyince akşam nasıl oldu bilmiyorum. İşten eve uçarak gittim. Sense bir türlü demedin. Sırf ağlarken mi demen gerekirdi “anni” diye. E ne de olsa çocukların canı yandığında “anne” diye ağlarlardı. Evet senin de o durumda bunu demen çok normaldi. Baktım olmuyor, sen o akşam bana “anni” demeyeceksin. Bende sabredip seni yürütecinden hiç almayarak bana kızmana sebep yarattım. Yürütecin üzerinde salondan yatak odasına peşimden ağlaya ağlaya hiç durmadan tek nefeste “anni, anni” diye koşmanı hiç unutmuyorum ve unutmayacağım. Seni oradan aldığımda boynuma öyle bir sarıldın ki ah işte o bütün bekleyişlerime bedeldi. Artık ardımda hep “anni” diye koşan bir meleğim vardı. Evet bazen işine gelmeyen her şey de bunu yapman beni kızdırıyor ama olsun. Sen işine gelmediği zamanda “anni” de benden yardım iste. Hele baban sana bir şeyi yapmaman için “hayır” dediğinde “anni” diye bağırarak bana geliyorsun ya baban varsın hep hayır desin o an içimden sana her şeye evet diyesim geliyor. Ama olmaz hayırın ne olduğunu da bilmen gerek. İşte yüreğimle mantığımın savaşı burada başlıyor. Bu bana senin bile bilmeden ömrü hayatında verebileceğin tek hediye. “anni”
Senden beklenmeyen ilk kelimelerin o minicik dudaklarından dökülmesi susuzluğun içinde bize verdiğin bir yudum su yerine geçiyor. Anneannene “anana” demen gibi. Sana dur dediğimiz için “du” demen yetmezmiş gibi birde minicik elini kaldırıp dur işareti yapman yok mu? Öpücük yağmurlarına tutulduğunda utanmadan birde sıkılıyorsun o zaman. Ama bize başka bir şans vermiyorsun ki. Hele ki son favori kelimen “çeki”. Bundan sonra sana dediğimiz her kelimenin kaydını tuttuğunu bazen unutuyoruz. Diline dolanacağını hele birde bana televizyonu göremediğin için eğilip elinle de beni iterek “çeki” diyeceğini bilsem seni ileri iterek çekil dermiydim?!
Hayatın boyunca kuracağın ilk kelimelerin çok büyük önem taşıyacak bebeğim. Hele ki yeni tanıştığın insanlar için. “Düşünerek konuşmak” senin prensiplerinde en önemli madde olarak yer almalı. Düşünerek cümleler kurmalı insanlarla, arkadaşlarınla, büyüklerinle düşünerek konuşmalısın. “Bu nasıl olacak anne?” dediğini duyar gibiyim. Düşüncelerini söylemek ya da bulunduğun ortamda yapılan tartışmalara katılmak istediğinde önce cümlelerini aklında kur, kelimelerini seç ve öyle konuş. Biliyorum bu çok yorucu. Ama bu seni karşındakilerin gözünde değerli kılacaktır. Böyle hareket edersen öfkeli olduğun bir anda kırıcı bir cümle kurmazsın. Tartışılan konudan alakasız cümlelerin olmaz. Daha kaliteli cümlelerin olur. Cümlelerin senin düşüncelerinin gücünü ve kalitesini ortaya koyar. Ailen olarak ilklerin de hep yanında olacağız bebeğim. Ama yanında olamadığımız zamanlarda ki bazen bizi sende yanında istemeyeceksin. O zaman özgüveninle birlikte olarak ilklerini yaşayacaksın. Düşüncelerini geliştirmen için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Sorgularına seni tatmin edici cevaplarımız olacak. Cevaplarımızla yetinmediğin zamanlarda gelecek. Ama merak ettiğin her şeyi önce ilk olarak bize soracaksın. Bizden alacağın ilk cevaplarla mutlu olman için elimizden gelen cevapların en iyisiyle kuşanıp seni donatacağız. İlk cümlelerinin noktası, ilk sorularının cevabı, ilk adımlarının desteği ve hayatında yaşayacağın benliğini ve kişiliğini kazanana kadar ki ilklerinin noktalı virgülü biz olacağız. Kaç yaşında olursan ol kızım, hayatında hep bir “ilk” ile başlayan anıların ve cümlelerin olacak.
Doğum gününe az kaldı. 5 Şubat, ilk yaşın. Dişlerini çıkarmaya başladın, ilk dişin. Adımlarını atmaya çalıştığında bizden destek alarak attığın ilk adım. Tek başına atacağın ilk adımın başlangıcı. İlklerin başladı kızım. Bu ilkler şu an bizim değerini bilmemiz gerekenler. İleride senin değerini bileceğin bir çok ilk anın olmasını diliyorum. Tıpkı benim gibi. Seni kollarıma ilk aldığımda hissettiklerim. İlk merhaba deyişimiz. Gözlerini ilk açıp bana baktığın an. Bana bir çok ilki tattırdığın için teşekkür ederim. Daha yeni bir çok ilkimize sağlıkla adımlamayı diliyorum meleğim. Bir annenin evladı için edebileceği bir çok duası vardır. Benim ki o dualardan sadece biriydi. Senin için ilk duamdı. “Rabbim zamanı geldiğinde onu bize sağlıkla sıhhatle ver. Kollarıma almayı nasip et. Bana onu bedenimde koruyabildiğim gibi dünyaya geldiğinde de korumam için güç ver.”
wattpad takip için;


Yorumlar

Popüler Yayınlar